MEDYA - ÇOCUK İLİŞKİSİ, ÇOCUKLARIN KORUNMASI VE YÜKSEK YARARLARI HAKKINDA BASIN BİLDİRİSİ
Günümüzde “istemeyen izlemesin” denilemeyecek sayıda program ve içerik hem sosyal hem de geleneksel medyada karşımıza çıkma potansiyeli taşımaktadır. “İzlenir” ve “takip edilir” olmak için televizyonda ve sosyal medyadaki çoğu programın/videonun/hesabın çocuklara etkisini göz önüne almadığını görmekteyiz. Bazı hesaplarda ve programlarda ise maalesef çocuklara bizzat yer verilmekte ve böylece programın/videonun/hesabın izlenme olasılığını arttırmak hedeflenmektedir; hatta programa/hesaba çocuğun ismi konulabilmektir. Programların/Hesabın içeriği tüketime yönelik reklamlardan, çocuk gelişimine uygun olmayan bilgilerden oluşmakta; oldukça örseleyici ve/veya korkutucu olabilmektedir.
Çocukların vicdanlara daha kolay hitap edebilmeleri nedeniyle erişkinin maddi çıkarlarını sağlamak adına kullanılmaları suistimaldir. Çocuk özgüven, özsaygı ve özerklik duygusunu kaybeder; bu durum “duygusal istismar”dır.
Erişkin dünyasında yaşıtını gören çocuk da bunu normalleştirerek istismara açık hale gelmektedir. Çocukların var olma amacı erişkinlerin haberleşmesine, izlenebilir veya tanınır olmasına aracılık etmek değildir; onlar adına para, reyting, beğeni vb. kazanmak hiç değildir.
18 yaşın altındaki her birey çocuktur ve hukukta yer alan “çocuğun yüksek yararı” kavramı erişkin yaşamına ait her alanda olduğu gibi gerek geleneksel gerekse sosyal medyada göz önünde bulundurulmalı ve aksi söz konusu olan durumlarda istismar araştırılmalıdır.
TÜRKİYE ÇOCUK VE GENÇ PSİKİYATRİSİ DERNEĞİ
PDF İndir
Görseller
Comentários